B A S I N A   v e   K A M U O Y U N A

A.O.Ç’nin KENTLİNİN ELİNDEN PARÇA PARÇA ALINMASINA HAYIR!

-   TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeyi bekleyen “Atatürk Orman Çiftliği Mülkiyetindeki Bir Kısım Arazinin Devredilmesine İzin Verilmesi Hakkında Kanun Tasarısı”, AOÇ alanında 2098 Ada 34 Parselde kayıtlı ve sportif amaçlarla kullanılan taşınmazın 126.572 m2’lik kısmının Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile AOÇ Müdürlüğü arasında “tespit edilecek bedel” karşılığında Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’ne devredilmesini öngörmektedir.

-   Tasarının gerekçesi; “Anayasa’nın Gençliğin Korunması (58. Madde) ve Sporun Geliştirilmesi (59. Madde) maddelerine dayanılarak ‘Gençliğin Korunması’ hususunda en etkili ve yararlı yöntemin sporun geliştirilmesi ve kitlelere yayılması ..., Ankara’da mevcut spor saha ve tesislerinin yetersizliği ve özel mülkiyette bulunan taşınmazlarda bu ihtiyacı karşılayacak büyüklükte bir taşınmaz bulunamaması!... gibi unsurlar içermektedir.

-   Atatürk’ün Vasiyeti’nde yaklaşık 52.000 dekar olarak ANKARA HALKINA emanet ettiği AOÇ Arazisi, 1950-1983 yılları arasında çıkarılan 8 ayrı yasa ile, yine yaklaşık 18.770 dekar arazinin satışı / talanı sonrasında 33.487 dekara inmiştir. AOÇ’den koparılan bu alanları kullananlar arasında; Çimento Fabrikasından Türk Traktör’e, Üniversitelerden Otobüs Terminaline, Devlet Mezarlığı’ndan atık su kollektörlerine, kömür depolarından benzinliklere, bowling salonlarından “Sosyal” tesislere kadar, Atatürk’ün vasiyetinde ve kurumun kurulma amaçları dışında her şey var. Bunların yanında, 6988 dekar arazi de kira ve benzeri sözleşmelerle gerçek ve tüzel kişilerin kullanımına bırakılmıştır. Dolayısıyla ‘AOÇ’ ile ilgili gelişmeler, kamunun malını özel ve tüzel mülkiyet adalarına / kalelerine dönüştürme sürecidir. Bütün bunların yanında son 54 yılda alınmış tek olumlu karar; Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun AOÇ alanını 1. Derece Tarihi ve Doğal Sit olarak tescil ve ilanı.

Bu noktada, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi; ATATÜRK’ ün Ankara halkına emanet ettiği –kente özgü– dokunulmazların en önemlilerinden biri olarak gördüğü AOÇ için hazırlanan bu tasarının (1983’den beri yasa ile yapılmayan devir işlemlerinin yeniden kapısını açacağından) derhal geri çekilmesini talep etmektedir.

Çünkü; TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi; bu tip bir yaklaşımın İstanbul’da Ali Sami Yen, İnönü ve Şükrü Saraçoğlu Statları ve etrafında başlayan Spor Mafyası talanının “Avrupa’yı titreten kulüplerimize kıyak talanı”, Ankara’da bu kez AOÇ içinde gelişerek palazlanmasının yolunu açacağının endişesini taşımaktadır.

Çünkü; TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi; “Gençliğin korunması ve Sporun geliştirilmesi” adı altında KAMUSAL kullanımdan çok aslında, bazı SPOR KULÜPLERİNİ koruyacağını “geliştireceğini”, “Özel mülkiyette bu ihtiyacı karşılayacak büyüklükte taşınmaz bulunamaması”nın kabul edilemeyeceğini, “Ankara’da mevcut spor saha ve tesislerinin yetersizliği”nin çözümünün AOÇ üzerinden sağlanamayacağını bilmektedir.

Çünkü; TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi; bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da, “masum gerekçelerle” AOÇ alanının ana kullanım amacı dışındaki kullanımlara açılmasını, bu tür popüler yaklaşımların ve Kent Topraklarının Yağmalanması karşısında kent için belirli duyarlılıklar taşıyan sivil toplum kuruluşlarının kararlı tavırları ile engellenebileceğinin bilincindedir.

Çünkü; TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi; bu tasarının kent üzerine getirdiği karabasanı bir fırsat olarak görmekte ve bu sayede AOÇ Alanı’nın - Kurum Müdürü Hasan Güldaş’ın belirttiği gibi, yapılacak bir yarışma ile elde edilecek- Master Planı’nın derhal yapılmasını ve uygulanmasını Ankara Kentinin geleceği için kaçınılmaz görmektedir.

Çünkü; TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi; Kent içindeki konumu ve taşıdığı potansiyeller açısından son derece önemli bir yeri olan bu alanın tüm kent halkına açılmasını önemsemektedir. Bu kullanımlar içinde doğal olarak ‘Spor’ da tartışılmaz bir şekilde yer alacaktır, ancak her biri ortalama 500.000 Dolar/Yıl geliri olan futbolcular ve bunlar üzerinden imajını güçlendirecek yönetici ve politikacılar yoluyla değil.

Sonuç olarak;

1-       Tasarı derhal geri çekilmelidir.

2-       AOÇ için bu tip devirleri sağlayan 5659 Sayılı Yasa’nın 10. Maddesi kaldırılmalıdır.

3-       AOÇ Master Plan Yarışması hemen açılmalı ve Alan ‘Koruma / Geliştirme Planına kavuşmalıdır.

4-       Neredeyse Kentin göbeğinde yer alan Bir Kent Ormanı’nın gerçekleşebilmesinin aslında hiç de hayal olmadığı bu sayede kanıtlanabilecektir.

SAYGILARIMIZLA,

TMMOB MİMARLAR ODASI ANKARA ŞUBESİ

YÖNETİM KURULU