Beşevler MEB Kampüsünde yık yap  tehdidi

Beşevlerde neler oluyor?

Beşevler’de Milli Eğitim Bakanlığı’nın kullandığı Yüksek Öğretmen Okulu yerleşke alanında 22 sondaj yapıldığını bildiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi, “Milli Eğitim Bakanlığı yerleşkesi 3.Derece Doğal Sit alanının devamıdır. Sondajlar durdurulsun, davalarımız devam ediyor. Alan doğal varlıkları ve yapı varlıkları ile özgün niteliğini korumalıdır” dedi

Konuyla ilgili açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, ''Beşevler'de bulunan ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılan ‘Yüksek Öğretmen Okulu' arazisinin resmi kurum alanı ilanına ilişkin karar  mahkeme tarafından iptal edilmişken ve yapıların  korunarak gelecek kuşaklara aktarılması için tescil davamız devam ederken, alanda 22 sondaj  yaparak yık yap sürecinin başlatılması doğru değil'' diye konuştu.

“MEB yerleşkesi de Doğal Sit alanıdır.”

Candan, sözlerine şöyle devam etti:

 “Beşevler’de bulunan Milli Eğitim Bakanlığı yerleşkesinin bulunduğu alan özel bir alandır. Yerleşkenin hemen yanındaki Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi alanı 3.erece doğal Sit alanı olarak tescil edilmiştir. İki alanın doğal özellikleri ve florası açısından birbirinden ayrılmadığı gözle görülmektedir. MEB yerleşkesinin de doğal sit alanı potansiyeli olduğu ortadır. Fen Fakültesi alanı ile MEB yerleşkesi doğal sit açısından etle tırnak gibidir. Milli Eğitim Bakanlığı, 1961 yılında yapılan ve dönemin eğitim yapıları açısından özgünlük değeri taşıyan binalara da ev sahipliği yapan Ankara Yüksek Öğretmen Okulu Yerleşkesi'nde MEB Merkez Binası ve Kampüs Projesi inşa etmek için uzun süredir uğraşıyor. Proje için 12.09.2014 tarihinde Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından imar planı değiştirildi. Yoğunluğu ve emsali artırılan 65 bin hektarlık alanda tarihi binaların yanı sıra binlerce ağaç da bulunmakta. Projenin devasa inşaat alanı ile Beşevler bölgesinde ciddi bir trafik yoğunluğunun artacağı ve alanın eğitim alanı olarak kalması gerektiği gerekçeleriyle Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak açtığımız davayı kazandık. Ankara 8. İdare Mahkemesi, 2.5 emsal yapılaşma ile yoğunluk artışı olacağına ve söz konusu arazinin üniversiteler bölgesinde bulunması nedeniyle bu yoğunluğu kaldıramayacağına hükmetti. Mahkeme kararında, ‘planın uygulanması halinde telafisi güç zararların doğabileceği de vurgulandı.Ayrıca yapıların korunmasına ilişkin tescil davamızda devam ederken, iş makinalarının alana girerek sondaj yapılması kabul edilemez.”

“Doğal SİT'in kalbine 22 delik açıldı.”

Beşevler yerleşkesinin yapılaşmaya açılmasına ilişkin davayı kaybeden Milli Eğitim Bakanlığının yeni yapılaşma hamlesi olarak yaptırdığı bu sondajı yerinde tespit ettiklerini bildiren Candan şunları söyledi: 

''Elde ettiğimiz sondaj haritasında bulunan yeni binanın krokisi yargı kararlarına aykırı şekilde, yapılaşma süreçlerinden vazgeçmeyen bakanlığı işaret etmektedir. Doğal sit alanı ilan edilmesi gereken ve yapı varlığı ile gelecek kuşaklara aktarılacak kültürel miras potansiyeli ile korunması gerekirken, doğal sitin kalbine 22 sondaj deliği açtılar. Bu sondajlar, yapılaşma tehditi sondajlarıdır, kültürsüzlüğün izleridir.Sondaj planı üzerindeki yapı izlerinin inşa edilmesi demek oradaki doğal sit varlığının ve yapıların katledilmesi demektir.''

“Yapılaşma sevdasından vazgeçin, nefes kadar yakından takip ediyoruz”

Candan Beşevler'in üniversiteler bölgesi olduğunu, üniversite alanına ancak bilim sondajı yapılabileceğini, MEB yerleşkesindeki rant ve talan sondajlarının kapatılarak, yargı kararlarına uyulması gerektiğini belirttti.

Candan, ''MEB yerleşkesinde yapılaşma sevdasından vazgeçin, nefes kadar yakından takip ediyoruz” dedi.

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Basın Birimi