Üye Bilgileri.size uygun bölümden devam ediniz.sitemizdeki online işlemlerden yararlanabilmek için kayıt olup parolanızla giriş yapmanız gerekmektedir. |
BEKLENEN ULUS PROJESİ Aydan Balamir 26.08.06
5366 nolu kanun uyarınca yapılan “Ankara Tarihi Kent Merkezi Kentsel Yenileme Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı” (kısaca Ulus projesi), yine ilgili kanunun ilgili yönetmeliği uyarınca, incelenmek üzere ilgili mercilere iletilmiş. Bugün Şehir Plancıları Odası’nda bir atölye çalışmasına katıldım; hukuki süreç açısından eksikleriyle başlanıp plan olarak eksi ve artıları neymiş, incelendi. Baykan Günay’ın, eski planla karşılaştırmalı olarak yaptığı özlü değerlendirmeyi, ilerde ayrıntılı olarak okuma fırsatı olacaktır. Ben sadece plan ve notlarının yalınkat bir okumasını yapayım. Toplantıya hazırlık için gelen iki belgeyi A3’e basıp sarılamıştım, ne gidiyor ne geliyor düzeyinde:
Önce 100. Yıl Çarşısı gidiyor, yerine “Millet Bahçesi” geliyor. Eski Meclis binalarının karşısına denk geldiği için uygundur. “Fırka Bahçesi” dense belki daha da iyi olabilirdi. Buradan karşıya geçin (biraz zor geçersiniz, katlı kavşak var), tam meydanda durun. Sağınızdaki Ulus İşhanı’nın çifte avlulu kısmı yerinde duruyor, Akman bozacınız kurtuldu. Heykele arkaplan oluşturan yakışıklı oval kitle ise gidiyor. Hemen ardındaki Anafartalar Çarşısı ve Gümrük Müsteşarlığı (sarı yatay ile dikey) tümüyle gidiyor. Eski Belediye binasını kuşatan tek katlı çarşıyı da silip Belediye’de durun. Belediye kurtuluyor kurtulmasına da, bitişik nizamlı yapı olduğundan, yeni oluşacak meydana sağır cepheleriyle bakması sorunu var. Neyse, bir çözümünü bulurlar, cepheye reklam panoları filan gelebilir örneğin. Buradan Modern Çarşı’ya doğru bakarsanız, oradaki irili ufaklı yapılarla (mesela Cihan Palas) türbenin arkasına düşen irikıyım yapılar ve tabii Modern Çarşı toptan gidiyor. Ana caddeye komşu bölümleri boşluk olarak tutup, geri kalan alana bir de Hal’i ekleyin; ortaya çıkan devasa şekil “Taşhan Kapalı Çarşısı” adıyla bir “hanlar” külliyatı olarak cisimleşecek. Plan notlarından anlaşılan, gerektiği kadar “avlular” ve üstten “geçitler” ile birbirine bağlanan bir külliyat. Plan notlarına Hal’in mimari özelliğinin korunacağı da eklenmiş; Suluhan önüne açılan bir “arasta” halinde, yeni kapalı çarşıyla bütünleşecekmiş.
Şimdi haksızlık etmeyelim; bu alanda tasarım yaparken tırnak içlerindeki tipolojileri (han, kapalı çarşı, arasta, avlu, geçit) akla getirmemek olmaz. Kaldı ki Hal binası şu haliyle de arasta sayılır, ve zaten Suluhan’a açılmaktadır, ve yıkılmaktan kurtulan çifte avlulu yapı da fevkalade bir han yorumudur, vesaire. Sorun şu ki, bunlar soyut tipolojiler olarak kalmayıp gerçekten tarihi han, tarihi kapalıçarşı, tarihi arasta görüntülerine bürüneceklerdir. Müellifinizin adı boşuna “Hassa Mimarlık” değil, Hassa Mimarları Ocağı zamanında nasıl yapardıysa öyle yapacaklarını sanırım.
Yeni ama eski gibi kapalı çarşınızın önünde, yıkımlarla boşalan alana dönelim. Atatürk heykelinden Belediye’ye ve Modern Çarşı’nın şimdiki sırtına kadar oluşan boşluk, koskoca başkente yetecek bir meydan gibi görünmediyse müjdemi vereyim. Caddenin öbür yanına dönerseniz, Sümerbank’ın hemen yanındaki, Roma yolunun tam kenarına yapılan yeni bina da gidiyor. Sevinmedim desem yalan olur; o beyaz filden kurtuluyoruz. Tam arkasındaki, Valilik ve Defterdarlık arasındaki Julianus sütunlu meydanla kurduğu (kuramadığı) ilişki nedeniyle bina kara listemdeydi, müellifi bu kararı için kutlarım. Valilik meydanının Roma yoluyla bütünleşmesine bir itirazım yok. Heykelli meydanın önce beşe, Valilik meydanıyla birlikte dokuza, Millet Bahçesi’ni de katarsanız onbire katlanıp yok edilmesine ise var! Ankara Palas’tan başlayıp Belediye’ye uzanan ve Kuzey’de Roma yolu ve Valilik meydanıyla birleşen bu devasa boşluğu meydanlaştırabilmek için yapılacak peyzaj oyunlarını düşünmemeye çalışıyorum. Bu meydanı yapabilmek için yıkılan modern yapılar içinde, örneğin Anafartalar Çarşısı’nın (sarı yatay) mimari değerini tartışmayı da geçiyorum. Modern mimarlığın tarihi kente kazandırdığı katmanları, 1950’lerin başlıbaşına bir tarihi katman olduğunu, kentin bu tür dönem mimarileriyle kazanabildiği derinliği ise toptan geçelim; muhataba anlatması zor.
Yaratılacak sahte tarih asabınızı bozacaksa, bir daha Ulus’a gitmezsiniz olur biter. Arada zorunlu olarak gideceğiniz bir Hacıbayram var. Orası eski haline dönüyor, yani mevcut meydan iptal. Meydanın tam üstüne gelecek yeni dükkan dizisi, cenaze ve ahiret ticaretinin geri dönüşünü müjdeliyor. Turistler için pitoresk olabilir. Plan notlarında Hacıbayram Camisi’nin onarımına değiniliyor, bu iyi. Augustus Tapınağı’ndansa bahis yok, bu fena. Bir de Hacıbayram Camisi’nin yüksekliğini geçmeyecek “ilave bir cami yapısı” geçiyor plan notlarında. Bunun pitoresk olma ihtimali daha düşük; İslam dunyasının en kötü modern camileri rekorumuzu düşününce, pek şans veremiyorum. Sahip olduğumuz bir başka rekor, akan dereleri kapatma rekorunda ise gerileme kaydedilecek. Dent Deresi ihya oluyor! Tamamen değil de, mevcut Bent Deresi Caddesi kadarı diyelim. Bu kadarına da şükür. Kaleyi ve dereyi içine alan üçgen teleferik güzergahı şenlikli olacak.
Planın tanıtım toplantısı 31 Ağustos Perşembe günü saat 14:00’de ASKİ’de. Topluca gidip Belediyemizle bütünleşebiliriz.
Tweetle
Okunma Sayisi : 6339
|
Adres : Konur Sokak 4/3 06420 Yenişehir / Ankara • E-posta : info@mimarlarodasiankara.org Telefon : 0 312 4178665 • Faks : 0 312 4171804 • GSM Santral : 0 533 4777967 |
Son Güncelleme : 22.11.2024 - 14:01:56 Şu an 1 kişi online | Hukuki Şartlar ve Gizlilik Hakları |