Direnişin mimarlığını örecekler

Dünya Mimarlık Haftası’nda direnişin mimarlığı tartışılacak.

Dünya mimarlık haftası her yıl Ekim ayının ilk pazartesisi tüm dünyada, dünya mimarlık günü ile başlıyor. Mimarlar Odası Ankara Şubesi bugün yaptığı basın toplantısıyla Mimarlık haftasının temasını “Direniş, Mekan, Kültür” olarak belirledi. 7-11 ekim tarihleri arsında gerçekleşecek etkinliklerde, direnişin, müziği, dansı, edebiyatı, planlamacılığı, karikatürleri yeniden kentlilerle resmedilecek. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan: “Mimarlık haftasını 7-11 ekim tarihleri arasında yapacağımız etkinliklerle kutlayacağız. Etkinliklerde tüm yer seçimleri kamusal alanlar olacak. Yerel seçimler, parklar, meydanlar gibi hepimiz ilgilendiren konularda yürütülecek etkinlikler ve atölyelere tüm kentlileri bekliyoruz. Tüm Ankaralıların söyleyecek sözü olmalı. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin resmi internet sitesinde atölyeler kentliler kayıt yaptırabilirler ”dedi.

Mimarlar Odası Ankara Şube Genel Sekreteri Tezcan Karakuş Candan: “ Mimarlık Haftası etkinlikleri için kentlilerle buluşmalarımızı direnişin mekânsal noktalarından seçtik. Etkinlikleri, Tuzluçayır, Yüzüncüyıl, Güvenpark’ta yapacağız. Direniş kültürü parklar, pazaryerleri gibi doğrudan demokrasi mekânları ortaya çıkarttı. Bu mekânlarda ve sokaklarda sergiler, konser, atölyeler yürütülecek. Direnişin edebiyatı, direnişin müziği, direnişin karikatürleri yapılacak. Direniş belediyeciliği üzerine atölye çalışmalarımız olacak. Başkent Dayanışmasının koordinasyonuyla Gençler nasıl bir Ankara istiyor? Kentliler nasıl bir yerel yönetim istiyor birlikte tartışacağız.”

Candan, AOÇ, ODTÜ yolu, Cami- Cemevi gibi hükümetin projelerinin de kentlilerle tartışılacağını belirterek  “Birçok üyemiz, Başbakanlık hizmet binasının uygulama projelerini yapmayı reddetti. halkı önemseyen direnen meslek mensuplarımızda oldu. Kampus okullar ve AOÇ sürecinde mimarlarında rolü var yalnız bunun karşısında duran mimarlarda var. Böylesi ideolojik saldırılar sürecinde mimarların direniş kültürüne katkısı olabilir mi? Tartışacağız. ODTÜ yolunu yapanlarda plancılar, toplumu gözeterek karşısında duranlarda plancılar. Bunları meslek alanlarımızdan mimarlık nasıl olmalı tartışacağız.”  dedi.

Atölyelerde direniş vurgusu

Mimarlık Haftası programını dolu dolu planlayan Mimarlar Odası Ankara Şubesi, programda; mimarlık kültürü ile direnişin mekânlarının yarattığı kültür söyleşiler, atölyeler, sergiler, kent gündemleri, performanslar ile paylaşıma ve tartışmaya açılacak. Programda; atölye başlıkları arasında Fotoğraf Atölyesi- “Direniş Mekânları” Mehmet Özerle, Heykel Atölyesi- “Direniş Anıtları” heykeltıraş Erdal Duman ve Sinem yıldırım, Edebiyat Atölyesi- “Direniş Edebiyatı”  Ahmet Telli ile, Ulaşım Atölyesi “Direniş Planlamacılığı” Erhan Öncü ile “Direniş Müziği”   Alper Doğan ile yürütülecek.   Ayrıca Resim Atölyesi “Direnişin Resmi”, Karikatür Atölyesi “Direnişin Mizahı”, Müzik Atölyesi-  Yerel Yönetimler Atölyesi “Direniş Belediyeciliği”, Kampüs Okullar, Kızılay Cepheleri, AOÇ Başbakanlık Binası  “Direniş Mimarlığı” gibi atölyeler kent sokaklarında yer alacak. Tuzluçayır Camii-Cemevi, ODTÜ yolu ve AOÇ forumları düzenlenecek.

Mimarlık Haftası’nın söyleşileri yine direniş temasıyla yapılacak, dikkat çeken söyleşiler arasında “Medya ve Direniş” Funda Başaran, Doğan Tılıç  Özlem Çelik Akarsu katılımıyla yapılacak.  Başkent Dayanışması’nın koordine edeceği Gençler Nasıl Bir Ankara İstiyor- 2014 yerel seçimlerine doğru söyleşisi, yer alıyor. AOÇ, Mamak Cezaevi, Saraçoğlu Mahallesi  konulu sergiler ve Direniş fotoğrafları ise Konur Sokağı sergi salonuna çevirecek.

Tünelin havalandırması ODTÜ bahçesine açılacak

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan geçen ODTÜ yolu onayına değinen Hakkan: “ Bakan Erdoğan Bayraktar’ın açıklamalarında çok övünerek bahsettiği yol ODTÜ’nün içinden geçen ODTÜ’yü ikiye bölen bir yol var. Geçtiğimiz hafta ulaşım uzmanları ile panel yaparak ODTÜ’yü tartıştık uzmanların değindiği bir konu var tünel yol yapsa bile havalandırma yapacak. Olası bir yangın ve egzos gazı için önemli ölçüde havalandırma sistemi yapılacağı kesin. Bu nedenle yapılacak sistem ODTÜ alanının en az dört merkezinde bir yapılaşma ile açığa çıkacağı kaçınılmaz. Havalandırma sistemleri ve herhangi bir kaza için tünel yolda açılacak kapılar ODTÜ ‘ye açılacak. Bu yollar konusunda Orta Doğu teknik Üniversitesi’nden açıklama bekliyoruz. Koruma amaçlı imar planı ile ODTÜ’den geçirilecek ikinci tünel yol Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in baskı ve yıkım tehditleri ve Bakanlığın destek ve onayıyla bu hale geldi. ” Şeklinde konuştu.

“Dediği dedik çaldığı düdük yöneticiler var”

Candan ODTÜ planının çevredeki halkı etkilediğinin altını çizerek şunları söyledi: “ ODTÜ yolu planı teknokrat bir bakış açısıyla yapılabilir görünüyor, oysa her şey teknik bakış açısıyla çözülmez. Plan kimi etkiliyor? Yaşamı nasıl etkiliyor? Değerlendirmek gerek. Yüzüncüyıl ve Çiğdem mahallelerinin ortasından geçecek bir yol mahalleliyi etkileyecek. Bir kamusal kullanım alanı o alanı kullanacak olan kamuyu altüst etmek gibi bir noktaya geliyor. Mahalle halkının evlerinin önünden otoban geçmesi yaşamlarını altüst edecek bir nokta ve planlama ilkeleri açısından doğru değil. Tünel yolda dört farklı yerden tahliye noktaları ve tünel havalandırma sistemi için yüksek bacalar olacak. ODTÜ kampus bütünlüğünü kaybedecek. Ayrıca egzoz dumanlarını ODTÜ’yü ne kadar etkileyeceği, bizim alanımız değil fakat meslek erbaplarınca incelenmeli. Meslek mensupları olarak da kentliler olarak da doğru bulmuyoruz. Gezi direnişinden sonra kendi yaşam alanlarına dair söz hakkı isteyen bir toplum var, Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir kültür böyle bir sivil enerji yok. Bu enerjiyi görmemezlikten gelmeliler. Dediğim dedik çaldığım düdük diyen yöneticilerin elinde bırakın ODTÜ’yü bir ülkenin gelişmesi bile söz konusu değil. Hukuksal süreç varsa hukuksal süreç beklenmeli, yoksa telafisi mümkün olmayan zararlarla karşılaşabiliriz. ODTÜ yolunda tüm taraflarla katılımcı bir süreç yeniden zorlanmalı.”