“Gökçek’in yaptığı iş zor”

Mimarlar Odası Ankara Şubesi bugün yaptığı basın toplantısında Büyükşehir Belediyesi’ne yüklendi. Toplantıya, Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan ve Ankara Şube Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan katıldı.   

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in kentime dört metro kazandırdım açıklamasını Melih Gökçek’in de yaptığı zor bir iş şeklinde yorumladı.  Hakkan: “ Melih Bey bu projeleri değerlendirirken kentime dört metro kazandırdım derken trajik komik bir  duruma düştüğünün farkında değil sanıyorum. Çok da şaşırtıcı bunu söylemesi, on yedi senedir senede bir milimetre ilerletemediği metroyu çıkıp  sahipleniyor, gerçekten  hazin bir durum. Ulaştırma Bakanlığı’na metroyu devrettiğinden olayın tarafı bile değil artık. Büyükşehir Belediye Başkanı’nın  öteki projeleri de ilginç, Teleferik hatlarının ihale süreçlerini gerçekleştireceğini söylüyor. Karapürçek hattı siteler hattı Şentepe ve metroya kadar  giden kısmının ihalesini önümüzdeki haftalarda başlatacağını söylüyor. bir tanesi de 18 km lik bir yol projesi var Keçiören’den Ahlatlıbel’e kadar giden böyle bir metro örneği varken ne diyebiliriz ki bunu nasıl söyleyebiliyorsa Melih Gökçek’in yaptığı da zor bir iş” dedi.

Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan ise Gökçek’in açıklamalarına başka bir örneği yok yorumunda bulundu. Candan “ Ortada 17 yıl var 1 kilometrelik bile yol yok. Olmayan bir şeyi sürekli oluyormuş gibi anlatıyor Melih Gökçek. Başkentin başına gelmiş en büyük felaket kendisi. Melih Gökçek herhangi bir ülkeye gitsin, uygar bir ülkeye Avrupa’ya gidebilir mesela 17 yılda metroyu bitiremeyen herhangi bir ülkede böyle bir Belediye Başkanı var mı? Baksın, sonra bunu kamuoyuna açıklasın” şeklinde konuştu. Yaptığı açıklamalarla usta illüzyonculara taş çıkartıyor. İllüzyon yaratıyor. Dedi.

“Türkiye’de önemli bir alanı kaybettik”

Hakkan, “AOÇ’de yükselen Başbakanlık binasının ruhsatını Büyükşehir Belediyesi’nden istediklerini belediyenin ruhsatı Mimarlar Odası’na göndermediğini belirterek şu açıklamayı yaptı:  “Büyükşehir Belediyesi’nden AOÇ Başbakanlık binasının ruhsatını istedik, Büyükşehir Belediyesi cevaben gizlilik gerekçesi ve yasaklanan bir alan olduğu gerekçesi ile bu ruhsatı bize veremeyeceğini söyledi.  Ruhsatı tabii başbakanlıktan da isteyeceğiz. Değerlendirme yapacağız. Hukuki süreçte Başbakanlık’ın AOÇ ile ilgili bir açıklaması da var, bu alanın hukuka uygun olduğunu söylüyorlar. Türkiye’nin önemli bir yerinde kaçak olarak inşaat başlıyor. 26. maddeye göre ruhsat veriliyor ama inşaat hızla ilerliyor, kamuoyuna hiç yansımıyor, nedense Başbakan övünerek de olsa temellerini bile atamıyor.  Hukuk süreci yavaş olarak devam ediyor. 8 aydır bilirkişi raporu yok. AOÇ bu bölgede kuş uçmaz kervan geçmez bir hale getirildi. Türkiye için en önemli bir alanı kaybetmemek için  mücadele etmeye  devam ediyoruz.”  

“Bilirkişi raporları ortada yok” 

Candan ise Başbakanlık’ın AOÇ’de yükselen bina ile ilgili savunması hakkında şunları söyledi: “Başbakanlık’ın bina savunması ibretlik bir savunma.  Savunmayı yapan dahi konuya hakim olmadığı görülüyor. Türkiye’yi yöneten bir yapının bilimsel kriterlerden, hissiyattan uzak bir yaklaşımla savunma yapıyor. “Kentsel dönüşüm alanlarında kentin tarihini ve kültürel dokusunu korumak zaten görevimizdir” diyor savunmada. Binanın yükselmesi o alanı altüst etmiş, ağaçlar kesilmiş,  kentsel dönüşüm alanı ilan edilmiş, proje sığmayınca ek bir alan tekrar kentsel dönüşüm alanı ilan edilmiş ve bunu söyleyebiliyorlar. İşte bu kadar acımasızlar. Yargının bu konuda ciddi bir sorumluluğu var. Dava Nisan ayında açıldı, Aralık ayındayız hala bilirkişi raporu yok ortada. Bina konusunda ruhsatın 26. maddeden verildiğine dair bir cevap geliyor. Ruhsatı  İstiyoruz Büyükşehir Belediyesi bize ruhsatı vermiyor güvenlik açısından vermediğini iletiyor. 26. maddeden verilen ruhsatlar tek sayfalık kroki ile verilebiliyor, ruhsatta metrekaresi, yüksekliği ve mimarı kimse o yazar. Ruhsatta binanın güvenliğini riske atacak herhangi bir şey yoktur. Ruhsat bize geldiğinde ruhsat iptali için de dava açacağımızı bildikleri için göndermiyorlar diye düşünüyorum, bu Belediye ile Başbakanlığın danışıklı dövüşüdür.   Bu hukuku arkadan dolanmaktır. Bu bir başbakana yakışmamaktadır. Tarihte de örnekleri olduğu gibi O sarayda oturamayacaklar Diktatörler, diktatörlüklerinin sonunda ihtişamlı yapılar yaptırırlar.”

“Bodrum katı layık görüyor”

Yapılan toplantıda bir gazetecinin Kuzey Ankara ile ilgili Büyükşehir Belediye Başkanı projede hata yapıldığını söyledi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz sorusunu ise Ali Hakkan şöyle yanıtladı : “Hata falan değil onlar tip projeler, mevcut araziye getirip koydular o projeleri. Belki konut fazlası çıktı,hata ile olduysa bile insanlara  haklarını verirsin. Buradaki sıkıntı olayın sosyal boyutu o insanlara bodrumu katı layık görüyor.  Bütün gecekondu dönüşüm projelerinde böyle bir sıkıntı var. Reddetsinler bir an evvel gitsinler de istiyor. Çankaya’da hatırlıyorum, mal sahibi olanlar lüks konutların yüksek aidatlarını ödeyemediler. Bunlar da projelerin sosyal boyutları  ”

“Hata üstüne hata yapıyor”

Tezcan Karakuş Candan:” Melih Gökçek’in açıklaması suçu üstüne almamak bunu her zaman yapıyor. Projede hata oldu bodrum kat çıktı hata olduysa sen ilgili idaresin bodrum kata konutu verme insanlara o zaman. Hata üstüne hata yapıyor, iki yanlış bir doğru etmiyor. Tip projeler çok tehlikeli, TOKİ’yi de zaten her yerden tanıyorsunuz tip proje yaptığı için. Binayı gördüğünüzde buraya TOKİ girmiş diyebiliyorsunuz tek tipleştiriyor. Hazır proje doğal olarak o yörenin kendi çevresine göre tasarlanmıyor” dedi.