Yargı, Pursaklar’da sağlık tesis alanını ticaret alanına çeviren ve ayrıcalıklı yapılaşma öngören plan değişikliğini iptal etti
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Pursaklar’da, sağlık tesis alanını parsel bazlı ayrıcalıklı yapılaşmaya açan plan değişikliğini yargıya taşımıştı.
Ankara 17. İdare Mahkemesi söz konusu, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 08/06/2022 gün ve 790 sayılı kararıyla onaylanan Ankara ili, Pursaklar ilçesi Fatih Mahallesi, 98906 ada, 5 ve 6 sayılı parsellerde 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğine dair dava konusu işlemi iptal etti.
Mahkeme söz konusu plan değişikliklerinde planların kademeli birlikteliği ilkesine, şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine, imar mevzuatına uyarlık bulunmadığından, dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığına hükmetti.
Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi, “Bu plan değişikliğiyle alanın 2007 onaylı Başkent Ankara Nazım İmar Planında ‘Sağlık Tesis Alanı’ kullanımı devam ederken ‘ticaret’ kullanımına dönüştürülmesi ve ticaret alanında E:1.15 yapılaşma koşulu getirilmesi öngörülüyordu. Planlama ilkelerine ve kamu yararına aykırı bu plan değişikliğini yargıya taşıdık. Yargı da söz konusu plan değişikliğini iptal etti” dedi.
Plan değişikliği şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine, imar mevzuatına aykırı
Açıklamada mahkeme kararı gerekçesindeki şu ifadelere dikkat çekildi:
“Planların Kademeli Birlikteliği İlkesi yönünden: 2007 yılında onaylanan 1/25000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planında 12.800 metrekare büyüklüğündeki planlama alanın da içinde bulunduğu kesimin (üst ölçekli planda) bütüncül şekilde sağlık tesisleri alanında kalmasına karşın alt ölçekli planda bu kullanım aykırı olarak ticaret alanı olarak ayrılmasında planların kademeli birlikteliği ilkesine uygunluk bulunmamıştır. Kaldı ki, plan açıklama raporunda üst ölçekli plan yönünden herhangi bir değerlendirmeye yer verilmemiştir. Plan açıklama raporunda, mülkiyeti Pursaklar Belediye Başkanlığına ait olan parsellerin imar durumunun değiştirilerek Belediyeye gelir getirmesinin amaçlandığı şeklinde dile getirilen plan yapım gerekçesinin yukarıda anılan mevzuatta öngörülen kamu yararı amaçlı, teknik ve nesnel gerekçe olarak değerlendirilemeyeceği sonucuna varılmış olup planlama kararında bu yönüyle hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Planlamanın parsel bazında yapılmış olduğu, planlamada yapı yoğunluğu artırılmasa bile kat adedinin artırıldığı, bu nedenle yukarıda yer alan yasaklayıcı mevzuat hükmü gereği kat adedini artıran parsel bazlı plan değişikliğine yönelik plan kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Eşdeğer alan ayrılması yönünden, planlama alanının özel eğitim alanı ile kültürel tesis alanını kullanım kararlarının kaldırılmasına karşın sosyal altyapı alanları yerine herhangi bir eş değer alan ayrılmadığı görüldüğünden planlama kararında bu yönüyle de hukuka uyarlık bulunmamıştır. Planlamada ayrıcalık yaratılmaması yönünden: Dava konusu planlama alanının çevresinde yer alan ticaret alanı kullanımlarının E:0.50 yapılaşma koşullarına sahip olmasına karşın dava konusu planlama kararıyla ayrıcalıklı bir yapılaşma öngörülerek ticaret alanında E:1.15 yapılaşma koşulu getirilmesinin hukuka uygun olmadığı sonucuna varılmıştır. Bu durumda; dosyadaki bilgi ve belgeler, yukarıda belirtilen bilirkişi raporundaki tespitler birlikte değerlendirildiğinde, plan değişikliklerinde planların kademeli birlikteliği ilkesine, şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine, imar mevzuatına uyarlık bulunmadığından dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.”
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Basın Birimi