Dünya Mimarlık Günü’nde Emre Madran Basın ödülleri törenle sahiplerine verildi

 Doğal ve kültürel varlıkların korunmasında büyük katkılar sunmuş olan mimar Emre Madran’ın anısına bu yıl ikincisi verilen "Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülleri, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nde düzenlenen törenle sahiplerine verildi. 

Dünya Mimarlık Günü açılışına ve ödül törenine, Mimarlar odası Ankara Şubesi yöneticileri, Namık kemal kaya, Muteber Osmanpaşaoğlu, Ünal Kara, Songül Üzgün, Mustafa Yurttaş  çok sayıda mimar, kurum temsilcisi  ile birlikte CHP İzmir Milletvekili Musa Çam ve İstanbul Milletvekili Ali Şeker de katılarak destek verdi.

Televizyon haberciliği dalında, “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” ne Fox Tv ana haber sunucusu Fatih Portakal, yazılı basın dalında “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” ne Cumhuriyet Gazetesi yazarı Çiğdem Toker, internet haberciliği dalında “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” ne Gazete Duvar Ankara Temsilcisi Özlem Akarsu Çelik, radyo haberciliği dalında “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” ne Açık Radyo “Yeşil Bülten ” programı ile Utku Zırığ layık görüldü.

 Ankara’yı Cumhuriyet iklimi ile okuyacağız

 Törende açılış konuşmasını yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan karakuş Candan, şunları söyledi:

 “Bugün bizim açımızdan önemli bir gün. Dünya Mimarlık günü, 100’ü aşkın ülkede 1 milyonu aşkın mimar çeşitli etkinliklerle bugünü kutluyor.. Bu yıl ‘İklim için harekete geç’ temasıyla dünyadaki kapitalizmin çevreye verdiği zararın sonuçları ve engellenmesi için mimarlar harekete geçirmeye davet ediliyor.  Biz bu temayı kendi yerel ölçeğimize başkent Ankara’da mücadele eden bir örgüt olarak, Ankara’nın Başkent kimliğinin öne çıkartılması ve değişen siyasal iklimle birlikte aslında hem siyasal ve simgesel içeriğini, kentsel iklimini değiştiren süreçlere karşı bir tavır almaya çağırmak üzere ‘Ankara için harekete geç’ temasıyla gündeme taşıyoruz. Bir ay boyunca sürecek etkinliklerde 13 Ekim Ankara’nın Başkent Oluşu ve 29 Ekim Cumhuriyet’in İlanı etkinliklerimizin bir parçası olarak yerini aldı. Etkinlikler içerisinde ülke sorunlarına dair gündemlerimizle, Cumhuriyet dönemi mimari mirasının tehdit altında olduğu bir süreçte bütün Ankara’yı ve onun yapılı çevresini Cumhuriyet iklimi ile okumaya çalışacağız. Ancak bununla da yetinmeyeceğiz. Ankara Cumhuriyet’in Başkenti olarak gelişen ve değişen teknolojilerle birlikte kendi kentleşme politikasını ve yaşam tarzını yöneticilerin tarzıyla da belirleyen bir kent.  Gördüğümüz odur ki Türkiye Cumhuriyeti arka arkaya gelen sanayi devrimlerinde sadece ikinci sanayi devrimini Mustafa Kemal Atatürk’ün dehası ile yakalamış ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanı ile Cumhuriyet’in her bir metrekaresine yayılan kalkınma modelleriyle, fabrikalarıyla, devrimleriyle çığır atlatmış durumda.”

 “Ankara için harekete geme zamanı’’

 Candan, sözlerine şöyle devam etti:

 “2.Sanayi Devrimi’nden sonra Türkiye’de gelen hükümetlerin hepsi sanayi devrimlerini es geçmiş ve gelecek projesi oluşturamamıştır. Dördüncü sanayi devrimi ve yapay zeka ile çığır açılan bir dönemde hükümetin bir gelecek projesi olmadığı gibi, bizi  400 yıl bizi geri götürecek müfredat değişikliği ile birlikte teknolojileri takip etmeyen ve çığır atlamayacak bir yaklaşımda. Biz kendi meslek alanımızdan ,kendi kentsel yaşam alanlarımızdan , biz geleceğin neresindeyiz dediğimiz Endüstri 4.0 ile birlikte Mimarlık 4.0 ve aslında Kentleşme 4.0’ı ve  kentsel yaşamı tartışarak Ankara’nın Başkent Kimliğini  gelece hangi projelerle taşıyacağız bunları da tartışacağız. Hedef tartışma eksenimiz, “Cumhuriyet’in Başkent’i Ankara ile Dünya Kenti Ankara’ya doğru tartışmaları da yürüteceğiz.

Bugün koruma alanında vereceğimiz ödül törenin gerekçelerini oluşturan ve çalışma yaptığımız alanlara ilişkin bir farkındalık oluşturmak üzerede  yeni programlarla  çalışmalarımıza  hız veriyoruz.  Bir kenti ve değeri savunmak için sadece dava açmak yetmiyor , sokakta eylem yapmak yetmiyor , kent düşleri yarışmaları ile kente dair fikirlerimizin tartışılması alternatiflerin oluşturulması da yetmiyor, bunun farkındayız.  İnsanların yaşadığımız ve anılarımızı biriktirdiğimiz mekanları koruyabilmesi için onları hissedebilmesi gerekiyor. Yürüdüğümüz  sokaklarda kimlerin hangi anıları biriktirdiği hangi simgesellikleri yaşadığını anlatarak toplumun anılarına, değer verdiklerine, yüreklerine dokunmamız gerekiyor. Bunu bir çok kez yaptık ve toplum, bizi  mimarlığı anladı ve tepkiler geliştirdi. AOÇ mücadelesi  bunun en güzel örneği .Şimdi bir kez daha elimizi taşın altına koyarak, sokak sokak, anıt anıt , bina bina, Cumuhuriyet’in Başkenti Ankara’yı  ideolojisinin mekansallığı ile derinlerine inerek gün yüzüne çıkartacağız.” Ankara Devrimin başkenti Mustafa Kemal Atatürk’ün  modern planlanmış mekanlarının ve planlamasının ev sahibi , o izler her sokakta her yapıda var ve biz o izleri topluma anlatmak için rehberli kent rotaları düzenliyoruz.Ankara’yı  ve onun izlerini , potansiyelini bizim anlatımlarımızla herkes hissedecek.Cumhuriyet ideolojisini Atatürk Bulvarından okumak, Ankara’nın Kültürel Coğrafyası,Mahalle Kültürü Saraçoğlu,Anıt ağaçlar ve heykeller rotalarına, Macar Ustalar eklenecek, Yahudi mahallesi eklenecek, Ankara’nın  çok kültürlülüğü geleceğinin en önemli varlığı olacak.  Mimarlar Odası Ankara Şubesi her daim olduğu gibi Dünya Mimarlık Günü nedeniyle mücadeleye devam edeceğinin altını bir kez daha çizecek. “Ankara için harekete geç”  çağrısına herkesi davet ediyoruz.”

 Toker: Kendimi en çok Ankaralı hissediyorum

Açılış konuşmasının ardından ödül törenine geçildi. Yazılı basın dalında “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” alan  Cumhuriyet Gazetesi yazarı Çiğdem Toker’e ödülünü Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan takdim etti.

 Törende konuşma yapan Çiğdem Toker, “Bu ödüle layık görüldüğüm için mutlu hissettim . Doğum yerim Diyarbakır.  Babamın ve annemin öğretmen olması sebebiyle öğrencilik yıllarım ülkenin pek çok ilinde geçti. Babam Denizli’li ama ben kendimi en çok Ankaralı olarak hissediyorum. 17 yaşında 80 darbesinin onca karanlığı sürerken Hukuk Fakültesi öğrenci olarak buraya geldim. Ankara’nın kalbimdeki, beynimdeki ve hatıralarımdaki yeri gerçekten çok başka ve kalıcı. Öğrencilik yıllarımda ne kadar büyük rastlantıdır ki bu binadaki kütüphanede ders çalıştım. Geçen hafta Saraçoğlu Mahallesi’ne gittim. Oradan 50’şer saniyelik videolar ve görseller topluyorum.  Beni bunları toplamak zorunda bırakan düzene ve koşullara kalbimden çok isyan ediyorum.  Yazı yazmak dışında bir şey yapamıyor olmak beni çok mutsuz ediyor. Torba Kanun’da Saraçoğlu Mahallesi’nin adı anılmadan görüyor olmak, kalbimi tarifimi edemiyor olmak kalbimi hüzünle dolduruyor” dedi.

 “Bağımsız bir haber bülteniyiz tarafsız değiliz” 

Televizyon haberciliği dalında, “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” ne FOX TV ana haber sunucusu Fatih Portakal layık görüldü.

Fatih Portakal yayında olacağı için ödülü onun adına  Fox Tv Ankara Temsilcisi Sedat Bozkurt aldı.

Bozkurt’a ödülünü 42. Dönem Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan takdim etti.

Hakkan bu ödülün büyük önem arz ettiğini belirterek, “Çünkü basın 12 Eylül faşist cunta döneminde bile bu kadar baskı altında kalmadı. Birçok yurtsever insan cezaevlerinde sadece düşüncelerini paylaştığı için yatıyor. Fatih Portakal da bu anlamda tüm dostlarımız gibi hepsini temsil ediyor. Bu ödül hepsine gidiyor” dedi.

 Fox Ankara Temsilcisi Sedat Bozkurt ise, Fatih Portakal adına teşekkür ederek şunları söyledi:

“Halkın haber alma hakkını sağlamak için şu an da bültende bizim hazırladığımız haberleri yorumlayarak sunuyor. Biz bağımsız bir haber bülteniyiz tarafsız değiliz.  Altını çizerek söylüyorum biz burada bulunan insanlardan yana, sahip oldukları ilkeler adına tarafız. Bu da kolay bir iş değil, sizin de pek çok öykünüz vardır birada anlatacak. Öykülerimizi anlatıp birbirimizi karamsarlığa sevk etmeyelim ama tanıklık yaptığım olaylardan yola çıkarak bir gazeteci olarak söylüyorum bu işler geçecek gibi gözüküyor. Burada ödüle layık gördüğünüz tüm arkadaşlarım adına söylüyorum.  Tarih bunları onur abidesi olarak yazacaktır.”

 “Amaç toplumu hafızasızlaştırmak, biz hafızamızı yitirmeyelim”

 İnternet haberciliği dalında “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” alan Gazete Duvar Ankara Temsilcisi Özlem Akarsu Çelik’e ödülünü ise Mimarlar Odası Ankara Şube Kent İzleme Merkezi  Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aziz Konukman takdim etti.

Konukman, “Gazete Duvar’a ilk röportajımı Özlem’e vermiştim, şimdide ödülü veriyorum” dedi.

Gazete Duvar Ankara Temsilcisi Özlem Akarsu Çelik, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’ne teşekkür ederek, şöyle konuştu:

“Bir gazeteci için en büyük alkış yaptığı işlerin izlendiğini bilmektir. Bizim için en büyük onur bu. Birde başvurulmadan alınan ödül kadar tatlısı yok onu da söylemek istiyorum. ben 1992 yılından bu yana Ankaralıyım. Ankara doğumluyum ama üniversite okumak için tekrar Ankara’ya geldim. Ankara Basın Yayın Meslek Yüksekokulu’na girdiğimden bu yana Ankara’nın değişimin herkes gibi bende 25 yıldır çok yakından takip ediyorum. Özellikle Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana çok iyi bildiğimiz Ulus- Kızılay- Çankaya aksın yerini Beştepe-Çukurambar-İncek aksı oldu. Bu konuda bir yazı yazmak istiyorum. Ankara’nın bu 15 yıllık dönüşümü AKP iktidarının ülkeye yaratmaya çalıştığı ideolojik dönüşümün en somut yansımasının görüldüğü kent Ankara. Bu nedenle hepimizin bu değişimi kayıtlara geçirmemiz, anlatmamız, yazmamız ve buna da karşı çıkmamız gerekiyor. Elbette yeni olan her şey kötü değildir ama izleri sile sile bu noktalara getirmek biliyoruz ki faşizm hafızasızlaştırır. Amaç toplumu hafızasızlaştırmak bizde hafızamızı yitirmeyelim."

 Radyo haberciliği dalında “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” ne Açık Radyo “Yeşil Bülten” programı ile Utku Zırığ layık görüldü.  Utku Zırığ, çalışma takviminin yoğunluğu nedeni ile katılamayacağını bildirirken ödülü Utku Zırığ yerine Funda Tosun aldı.

Zırığ’ın ödülünü, Funda Tosun’a Karikatürcüler Derneği Başkanı ve Mimarlar Odası Ankara Şubesi Üyesi Metin Peker takdim etti.

Peker, “Emre Madran hocamızı saygıyla anıyorum. 40 yıldır üye olmaktan onur duyduğum Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin böyle bir etkinliğe yer verdiği için başta başkanımız olmak üzere tüm yönetim kurulu üyelerini kutluyorum” dedi.

 Funda Tosun, "Utku Zırığ editörlük ve sunuculuk yaptığı görevine devam edebilseydi ama  Utku Zırığ’ın çalıştığı kanal IMC TV OHAL sürecinde kapatıldı.  Zırığ yüzlerce işsiz gazeteciden biri oldu ama Utku yılmadı bir şekilde Açık Radyo’da ekoloji mücadelesi programına devam etti. Yeşil Bülten programının altını çizmek gerekiyor" diye konuştu.

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Basın Birimi