Mimarlar Odası Ankara Şubesinin 2013 yılında yayın deposu baskınında çıkardığı kitapları tutuklanan, dağıtımı yasaklanan yayınlar için 2012-2014 yılları arasında Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanlığı görevini üstlenen Ali Hakkan’a hapis cezası verildi. Mimarlar kararı siyasi bir karar olarak değerlendirdi.

"Mücadele edenlere tehdit niteliğinde bir siyasi karardır."

Mimarlar Odası Ankara Şubesinin önceki dönem Şube Başkanı  Ali Hakkan hakkında fikri ve sınaî haklar mahkemesi 10 ay hapis cezası ve mesleğini 5 yıl yapamayacağına seçme ve seçilme hakkının kullanılamayacağına  karar verdi. Ceza hükmün açıklanmasını geriye bırakılması ilkesince 5 yıl ertelendi. Karara tepkisini dile getiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Sürekli kamu yararına mücadele veren bir örgüt olarak bilimsel bilgimizi yayın yoluyla topluma aktarmak üzerine yaptığımız yayınların olduğu depomuz basıldı ve bir dava süreci başladı. Ali Hakkan o dönemde  Şube başkanımız olarak yargılandı. Verilen karar mücadele edenlere tehdit niteliğinde bir siyasi karardır.5 yıl boyunca demokratik hakkının kullanılmasının önünü kesen bir prangadır."dedi

"O kaçak saray boşaltılacak,Cumhurbaşkanıda hukuka uyacak"

Bu ülkede mahkeme kararlarına rağmen yasadışı şekilde Cumhurbaşkanı AOÇ’de kaçak sarayda oturacak, bizim başkanlarımız hakkında hukuk böylesine siyasi bir karar verecek .Bu adaletsizliğin kendisidir işte.Biz hukukun verdiği karara uyuyorsak Cumhurbaşkanı da uyacak, o kaçak sarayı boşaltacak. Biz AOÇ ve Kaçak saray mücadelesini yürütüyoruz ,  bu hukuksuzluğu ve haksızlığı kamuoyuna anlattığımız dönemlerde  yayın depomuz basılıyor,Oda’mıza dinleme cihazı koyuluyor, yöneticilerimiz üstü örtülü tehdit alıyor, hakkımızda suç duyuruları yapılıyor , biz yargılanacağız hukuk bize işleyecek, Cumhurbaşkanına başbakana ve dönemin tüm sorumlularına işlemeyecek böyle adaleti kabul etmiyoruz. Önceki dönem Şube Başkanımız yargılanacak, 5 yıl boyunca seçme seçilme hakkı elinden alınacak, mesleğini yapma hakkı elinden alınacak, 10 ay hapis cezasına çarptırılacak. Ceza HAGB nedeniyle ertelenecek Ortada bir adaletsizlik var, Bu mücadele eden insanlar için tehdit değil de nedir? Bu ülkede hukuk varsa o hukuka Cumhurbaşkanı da uyacak. 42. Dönem Şube Başkanımıza haksız bir karar veriliyor, burada hukukun üstünlüğü olsa onur olarak taşırız. Üstünlüğün hukukunun işlemeyeceğine ilişikin toplumun %60'ı  tercihini seçimlerde kullanmıştır."dedi  

Ortada zarar ve ticari amaç yok

Mimarlar Odası önceki dönem Başkanı Ali Hakkan ise hakkında verilmiş cezaya ilişkin olarak, mahkemenin ceza vermek üzere hareket ettiğine dikkatleri çekti: “Davanın gidişatında hukuksuzluk var. Mimarlar Odası’nın yayın deposuna gelmelerinin bir anlamı vardı.  Kamu yararına çalışan diğer kurumların bandrolsüz çalışmalarını açıkladık, buna rağmen o kurumların bandrol cezası almamasını bir anlamı var. Bu kurumların içinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ ve Büyükşehir Belediyesi var.  Zaten bandrol benim Başkanlık ettiğim dönemde vardı, bizden önceki dönemlerde çıkmış yayınlarda yoktu. Yayınlar satılmıyor,  kültür Bakanlığı ne dediği soruldu Kültür Bakanlığı şikayetçi olmamıştır. Taraf olmamıştır çünkü zarar görmemiştir. Zarar gören yoktur. Tüm delilleri, mahkemeye sunmamıza rağmen ilk duruşmadan itibaren beraat kararı vermemiştir. Burada ceza alacağımızı fark ettik.  Kurumun yayınlarına kişi olarak ceza veriyor mahkeme siyasi karar vermiştir.  10 ay hapis cezası ile bitlikte,  görev yapıyoruz kararın siyasi olduğunu düşünüyoruz. Hükmün açıklanması geri bırakıldığı için ceza infaz edilmeyecek. 

Korsan yayın muamelesi manidardır

Mimarlar Odası Kamu kurumu niteliğinde anayasal bir kuruluştur,bilimsel yayınlarımızın korsan yayın muamelesi görmesi çok manidardır diyen  şube 2. başkanı Ali Atakan şöyle devam etti. “Burada ticari amaç yok yani  suç yok. Mimarlar Odası Ankara Şubesi kamu yararına çalışan bir örgüt olarak zaten korsan yayın yapamaz. Kamuoyunda da Mimarlar Odası Ankara Şubesi’ne karşı bir operasyon ve tehdit süreci mücadelenin paralelliğinde her zaman vardır. Meslek Odalarına yönelik baskıdan kaynaklanmıştır, bu kararı kabul etmiyoruz.Kararı verenler tarihe karşı sorumludur” dedi.

Sindirme amaçlı

Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Namık Kemal Kaya ise  “burada sistematik bir ceza ve siyasi bir tutum var. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin yürüttüğü  Saraçoğlu, ODTÜ, AOÇ mücadelesinden rahatsızlığın sonucudur.  Yayın depomuz basıldığında, bunu şikayet üzerine basıldığını söylendi. Şikayetçiyi sorduğumuzda ise yanıt yok. Tarafı  da yok şikayetçi de yok, çünkü kamu yararına çalıştığımız için buradan zarar gören de yok. Bu diğer adaletsizce sürdürülen mahkemelerdeki gizli tanık sistemine benziyor. Mimarlar üzerinden insanları sindirme amaçlı yapıldığını düşünüyoruz.” Şeklinde konuştu.